13 Haziran 2012 Çarşamba

Ani ama Güzel Tatilimiz :)

Son bir aydır hastalıklar peşimi bırakmıyor. Bahar alerjisi, böbrek taşı düşürüyorum derken hamile olduğumu öğrenmem, hafif bulantılar, streslerve sonrasında gelen yiyecek alerjisi... Allahım sağlık konusunda şükrümü eda edemiyorum ki bunları art arda verdi. Sonuncusu beni bitirdi, sağlık neymiş ne değilmiş öyle güzel anladımki! Artık düzenli beslenme, düzenli uyku ve anti-stres hayat tarzım olacak. Bunu iki gündür üşenmeden kalkarak yaptığım sabah kahvaltıları kanıtlıyor.

Rabbim elbette sıkıntılarla beraber, rahatlıklarda veriyor ki insan hayatına devam edebiliyor. Son rahatsızlıkla gelen 10 günlük raporda izni olmayan bir garip kul olan bana ilaç gibi geldi. Uzun zamandır hayalini kurduğum memleketime aniden yola koyuldum. İnanmakta zorlandım ilkin :) Kerem ilk kez annesinin memleketine gidecekti. Bu çok mutlu etti beni. Bir zamanlar yürüdüğüm koştuğum yollarda yavrum, oğlum koşturacak! Rabbime binlerce şükür! Tatiller hep planlanır ya, plansız olunca da çok güzel oluyormuş, haydi diyip bavulu alıp çıkacaksın ara sıra!
Tuz Gölü
Öncelikle Kadirliye uğrayıp büyüklerimin mezarlarını ziyaret ettim, çok özlemişim havasını suyunu soluyunca anladım. Sonrasında Andırın yollarına düştük mis gibi çam kokusu ile çocukluğum geldi gözümün önünde. Çok şey düşündürdü bana hayat adına... Herşey kelimelere dökülmüyor... Nasıl uzak kalabilmişim bu kadar?
Andırında iki teyzem var, iki annem gibi... Herşeyiyle çok güzeldi. Herşey doğal, samimi, sıcak ahhh ahhh daha çok gitmeliyim! Gelinler sağolsun sürekli hizmet ettiler, mahcup ettiler beni. İçli köfteler, lahmacunlar, börekler, tatlılar, kebaplar kilo almadığıma hala inanamıyorum. Şu dünyada üzerine titremek nedir ben burada  bu insanların bana yaptıklarında gördüm.
Kerem çok sevdi toz, toprak demedi bulandı. Tavuk gibi eşelendi, yattı kalktı. Toprak besinini aldı :) İnek, tavuk, koyun hayvanları gördü, sevindi. Çocuğun adeta zihni açıldı, yoksa gözümü demeliyim bilemiyorum. Dillendi, cümlelere başladı, artık ne desek tekrarlar oldu. Zıt kavramlara bile girmeye basladı. Çok şaşırttı beni heralde 20. ayı doldurmanın getirisidir bunlar.
Bir haftanın sonunda Kayseriye geçtik. Eşimin kuzenine uğradık. Bu kısma değinmesem daha iyi olacak. İnsan hayatta herşeyle karşılaşıyor, öğreniyor. Buda ilginç bir deneyim oldu. Pazar günü eski iş arkadaşım, sevgili dostum Erhan'ın düğünü vardı. Onu mutlu mesut görmek beni çok sevindirdi. Gelin hanımla pek yakışmışlardı. Rabbim mutluluklarını daim etsin inş. Hani bazı insanlar vardır, güzeldirler, temizdirler, gerçek dostturlar. Erhan da öyle güzel insanlardan biri. Rabbim bahtınıda hep güzel kılsın inş. Düğün ardından Ankara'ya yola koyulduk, inanılmaz yorgundum. Kayseri hikayesi ise daha da yormuştu beni. iki gündür erkenden yatıyorum, sabahlara kadar uyuyorum. Nasıl oluyor bende bilmiyorum ama ancak dinlenebildim.
Bu sabah sandaletleri giyince farkettimki, yaz gelmiş havada tatil kokusu var sanırsın tatilden gelen ben değilim :)

4 yorum:

  1. ay inanmıyorum Ayten yaaa biz de Erhan'ın düğünündeydik biliyor musun?

    YanıtlaSil
  2. Ciddimisin Selcen aaa hiç görmedim ama seni. Gerci basık bir yerdi. Birde hastaydım o zaman çok durmadık 1 saate müsade istedik damattan.

    YanıtlaSil
  3. biz de çok durmadık zaten kimseyi tanımadığımızdan en köşede bir masa bulup iliştik. Beray düğün seremonisini çok merak etti, ışıklar danslar falan :) oradan da direk yola çıkacaktık çok durmadık çıktık biz de. Karşılaşsak ne iyi olurmuş :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bizde köşeye bir yere çekiliriz dedik ama imkan bulamadık :) valla bizde hemen yola cıktık aynı yerlerde dolaşıyormusuz gibime geliyor :) biryerde karşılaşıcaz ama nerde

      Sil