17 Eylül 2012 Pazartesi

İşler Güçler

Oturma odası yenileme işini bitirdik sayılır. Genel itibari ile country tarzını yansıtıyor. Hep beğenmişimdir çiçek desenli rahat koltukları. IKEA da rastlıyordum, sonunda nasip oldu bir tane 3 lüsünden aldık. Bu tarza uygun birde perde olmazsa olmazdı. Eve gelip ölçtüğümde perdenin boyu epeyce uzun geldi. Hemen ölçü alıp, makasla işe giriştim. Beklesem vakit bulamayacağımı biliyorum. Bu işi tez elden halletmek şarttı. Uzun zamandır açmaya fırsat bulamadığım dikiş makinesine el atıp, perdenin kestiğim alt tarafını çevirdim. Astığımda boyu mükemmel durdu.

Perdenin artan kumaşı bir hayli fazlaydı, aklıma dikiş makinesinide açmışken bunlardan yastık yapmak geldi. Hemen çevirdim uygun ebatı belirleyip diktim. İçinide eski kanepenin yastıkları ile doldurdum. Sonuç çok hoşuma gitti. Hep beğenmişimdir, perde ve yastık uyumunu. Perde hazır olmasına rağmen, bu şekilde denk geldi, bu da nasip oldu.
Koltuğun dayandığı duvar baktım boş kaldı, aslında aklımda buraya kızmızı renklerin hakim olduğu bir yağlıboya yapmak vardı. Fakat biliyorum ki uzun zamandır bunu isteyipte yapamıyorum, vakit bulamıyorum ve yine uzun müddet vakit bulamayacağım. Raflara kaldırdığım yağlıboya hayallerine hiç dokunmadan salona astığım eski tablolarımdan birini getirdim astım. Gri, beyaz renkler ve atlar yakıştı odaya.
Bunu düşünürken hali hazırda bu odada bulunan tablo dikkatimi çekmişti. Baktımki okuma koltuğu ile aynı renklerde, güzel uyum sağlıyor onuda koltuğun yukarısına gelecek şekilde duvara astım. Bu köşede şahane oldu!

İyiki bu renkleri kullanmışım dedim, bunu yaparken. Belkide bu renkelere karşı farkına varmadığım bir ilgim vardır.
Bunlar dışında birde mutfak maceralarım oldu, yapıpta yiyemediğim şeyler. Aslında kaçamakta olsa yiyipte vicdan azabı çektiklerim de oldu. Canım çekti portakallı kek yapayım dedim, bunuda kek kalıbında değilde, küçük kaselerde pişirdim başka güzel geldi gözüme. Birde hamur işi yasak dendikçe üzerine düşer mi oldum ne. Cuma akşamı misafirim var diye birşeyler hazırladım. Birde yanına poğaça iyi gider diye dereotlu poğaça yaptım. Sıcak ev poğaçası yememeyip napayım. Tadına bakayım derken haliyle abarttım Allah affetsin :) Tarifi şurdan almıştım. Sağolsun Cahide Ablam.
Haftasonu gezmelerinde sarmısaklı ekmekler görüp canım çekmişti kimbilir ne yağlıdır diye vazgeçmiştim almaktan. Dolapta önceki günden poğaçadan kalan hamuru görünce aklıma geldi. Açtım, üzerine sarmısak, zeytinyağı, kekik karışımından yaptığım sosu gezdirdim. Pişmeye yakın kaşar peyniri serpiştirdim misssler gibi oldu. Yanına da Kerem uyumuşken bir film attım, keyfime baktım.

4 yorum:

  1. Aytencimm çok güzel olmuş hepsi de çok beğendim. Renkler çok güzel, perdeler, yastıklar hepsi harika ellerine sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol Selcen, İnsanın yaptığı şeylerim beğenilmesi hoşuna gidiyor, heleki bu beğeni senin gibi marifetli bir hatundan gelmişse :)

      Sil
  2. Harika olmuş oturma odanız country tarza bayılırım... Ama beyaza hiiç cesaret edemedim:)
    Eellerine sağlık bu arada mutfakta miss olmuş miss:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında kırmızı rengini beğendik betül, fakat halımız kırmızı siyah oldugundan iyice kapatır dedik. Kılıfı cıkıyor beyaz birde gri renkte toplam iki kılıf aldık. Kirlendikçe çıkarıp makineye atarım diye düşündüm. Teşekkür ederim, yapayım bir gün gel beraber yiyelim canım

      Sil