23 Şubat 2015 Pazartesi

Şubat Ayından Kalanlar

Bu ay Kerem 53. ayını dolduruyor, Miray ise 26. ayını Maşallah. Kız büyüdükçe abisinin oyunlarına katılımı, dolayısıyla beraber geçirdikleri zaman artıyor. Kerem her zaman uyumlu bir çocuk, halen de kardeşinin bazı hareketlerine karşı oldukça hoşgörülü. Elbette kavgaları oluyor, fakat çoğunlukla sebebi kız kardeşi oluyor. Kızın günü gününe uymuyor diyebilirim. Bazen çok hassas oluyor öte git desen ağlıyor. Allah'tan keyifli zamanları çoğunlukta.

Kerem artık kelimelerini tam da duygularını ifade edecek şekilde kullanıyor. Geçenlerde kardeşinin oyununu eleştirirken "Aman Allah'ım buna daha fazla dayanamayacağım, araba öyle kullanılmaz ki!" dedi. Bu tür ifadeleri nasıl öğreniyor şaşırıyorum. Sanıyorum çocukların öğrenmeye karşı algıları bu aylarda çok açık. Bir Gece yatağına yatırırken elindeki kalın ipi aldım. Neden aldığımı sorunca tehlikeli olduğunu söyledim. Israr edince "Boğazına dolanırsa ölürsün Allah korusun" dedim. Yataktan kalktı bana baktı, "O zaman toprağın altına mı gömersiniz beni?" dedi, gözleri dolmuştu. O an ne hissettiğimi bir ben bilirim, içim yandı desem belki bir nebze anlatmış olurum. Rabbim evlat acısı göstermesin. Şaşırdım kaldım. Ne diyeceğimi bilemedim. "yok canıımmm" deyip kestirip attım. Sarıldım, kollarımda olduğuna şükrederek.
 Abi-kardeş evde sıkıldıkları zaman benim tablete sarıyorlar. Kız bile "tabtab" diye etrafta dolanıyor. Çoğu zaman izin vermesemde bazen sessiz kalmalarını sağlamak, başımı dinlemek için izin veriyorum. Sonrasında ellerinden almak zor oluyor, dinlenen kafam tekrar ağrıyor :) Çocuklar tabletle oynamaz diye laf anlatmaya çalışıyorum ama kendimle çeliştiğimin ben de farkındayım.
Kerem'in geçen aylara nispeten hareketliliği azaldı diyebilirim. Bunda sanıyorum Elifba ve Türk alfabesi çalışmalarının katkısı oldu. Bunları yapmadığı zamanlarda ise resim yapıyor, yaptığı resimleri bana getiriyor, anlatıyor. Onları asmamdan çok hoşlanıyor. Panonun her yeri resim oldu. Sağolsun o resim yaparken kızda yapmak istediği için ona da kalem vermek zorunda kalıyoruz. Kaşla göz arasında duvarları da çizmiş. Tükenmez kalem olduğundan geçmiyor da. E çocuklu ev olur o kadar deyip kendimi sakinleştirmeye çalışıyorum.
Havalar soğuk olmasına rağmen mümkün olduğunca çocukları dışarı çıkarmaya çalıştık. Bu yaşlarından hatıra kalsın diye üç-beş fotoğraf çektim. Bunlardan birkaçı;

1 yorum: